UN WOMEN TÜRKİYE #IŞIKTUT KAMPANYASINI BAŞLATTI
UN WOMEN TÜRKİYE KADINLARA VE KIZ ÇOCUKLARINA YÖNELİK ŞİDDETE KARŞI #IŞIKTUT KAMPANYASINI BAŞLATTI
UN WOMEN TÜRKİYE #IŞIKTUT KAMPANYASINI BAŞLATTI
UN WOMEN TÜRKİYE KADINLARA VE KIZ ÇOCUKLARINA YÖNELİK ŞİDDETE KARŞI #IŞIKTUT KAMPANYASINI BAŞLATTI
Kadınlara ve kız çocuklarına yönelik şiddet, dünya genelinde en yaygın ve en ciddi insan hakları ihlallerinden biri olmaya devam ediyor. Küresel olarak her 10 dakikada bir kadın, yakın partneri ya da aile üyesi tarafından öldürülüyor. Dünya genelinde her üç kadından biri hayatı boyunca şiddet görüyor ve bu oran son on yılda değişmedi. Her dört kız çocuğundan biri yetişkinliğe ulaşmadan şiddete ve Avrupa Birliği’nde her on kadından biri 15 yaşından itibaren siber tacize maruz bırakılıyor. Türkiye’de yaşanan kadın cinayetleri ve kadınlara yönelik şiddet vakaları, bu konuda harekete geçmenin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha ortaya koyuyor. Bunun yanı sıra Türkiye’de kadınlar, günlük rutin faaliyetlerinde de güvensizlik hissiyle yaşamaya devam ediyor.
Kadınlara ve Kız Çocuklarına Yönelik Şiddete Karşı 16 Günlük Aktivizm Kampanyası, her yıl 25 Kasım’da Kadına Yönelik Şiddetin Ortadan Kaldırılması için Uluslararası Mücadele Günü’nde başlıyor ve 10 Aralık İnsan Hakları Günü’ne kadar devam ediyor. Bu kampanya, kadınlara ve kız çocuklarına yönelik şiddetin önlenmesi ve ortadan kaldırılması çağrısında bulunuyor.
Bu yıl Birleşmiş Milletler, 16 Gün kampanyasını “Her 10 dakikada bir kadın öldürülüyor. #BahanesiYok. Kadınlara yönelik şiddeti bitirmek için birleş” teması altında düzenliyor. 2022 yılında dünyada yaklaşık 89.000 kadın ve kız çocuğu kasıtlı olarak öldürüldü; bu, son 20 yılın en yüksek yıllık rakamı olarak kayıtlara geçti. Bu kampanya, kadınlara yönelik şiddetin endişe verici artışına dikkat çekiyor.
Küresel kampanyayla uyumlu olarak, UN Women Türkiye #IşıkTut Kampanyasını başlatıyor. Kampanya, kadınların hissettiği güvensizlik, maruz kaldıkları şiddet ve kadınlar ile kız çocuklarının karşılaştığı günlük zorluklar konusunda farkındalık yaratmayı vurguluyor. Kampanya, bu gerçeklere “ışık tutarak” kadınların güvenliği ve toplumsal cinsiyete dayalı şiddet konusunda toplumsal farkındalığı artırmayı amaçlıyor. Kadınları ve kız çocuklarını korumak için gereken yasa ve mevzuatın öneminin yanı sıra tüm kadın ve kız çocuklarının şiddet ve korkudan uzak yaşayabileceği bir toplum yaratmada toplum desteğinin rolünün altını çiziyor.
Kampanya, Ankara’da düzenlenen bir etkinlik ile başlatıldı
#IşıkTut kampanyası, 22 Kasım 2024 tarihinde Ankara’da Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu ile ortaklaşa düzenlenen bir etkinlikle başladı. Etkinlik, kadınlara ve kız çocuklarına yönelik her türlü şiddetin sona erdirilmesine yönelik dayanışma ve kararlılığı ifade etmek üzere sivil toplum kuruluşlarını, hükümet yetkililerini ve diplomatik temsilcileri bir araya getirdi.
Kampanya’nın açılış etkinliğinde konuşan UN Women Türkiye Ülke Direktörü Asya Varbanova şunları söyledi: “16 Günlük Aktivizm Kampanyası, hepimizi harekete geçmeye çağırıyor: Kadınlara yönelik şiddetin nedenleri ve sonuçları hakkında kendimizi ve başkalarını eğitmeli, sesimizi yükseltmeli, zararlı normlara meydan okumalı, kadınları ve kız çocuklarını desteklemeli ve diken üstünde yaşamaya ihtiyaç duymayacağımız bir dünya yaratmalıyız. Bu insan hakları ihlaline, bu ihlali sürdüren eşitsizliklere ve bunu önlemek için yapılması gerekenlere dikkat çekmek hepimizin sorumluluğudur.”
Birleşmiş Milletler Türkiye Mukim Koordinatörü Dr. Babatunde A. Ahonsi: “BM Kadın Birimi'nin ‘Işık Tut’ kampanyası, kadınların toplumlarımızda her gün karşı karşıya kaldıkları gerçekleri vurguluyor ve bizden görmezden gelmememizi, normalleştirmememizi, anlamamızı ve harekete geçmemizi istiyor. Hepinizi bu çok önemli çağrıda UN Women’a katılmaya davet ediyorum.”
AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Thomas Ossowski konuşmasında “Kadın ve kız çocuklarının özgürce yaşayabileceği, kendilerini geliştirebileceği ve potansiyellerini tam olarak gerçekleştirebilecekleri bir Dünya”nın hedeflendiğini söyledi.
Kadınların güvenliği üzerine kuşaklar arası bir söyleşi
Etkinlik kapsamında ayrıca, “Dönüşen Norm ve Eylemlere #IşıkTutan” bir söyleşi de gerçekleştirildi. UN Women Türkiye Ülke Direktör Yardımcısı Zeliha Ünaldı’nın moderatörlüğünü yaptığı söyleşinin konukları, kadın hakları savunucusu ve tanınmış akademisyen Prof. Dr. Feride Acar ile UN Women avukatı Çağla Şahin idi. Söyleşide, kadınların ve kız çocuklarının güvenlik ihtiyacının, yalnızca fiziksel değil, ekonomik ve sosyal boyutlarıyla ele alınması gerektiği vurgulandı. Bu güvenliğin sağlanması için dayanışmanın ve ortak hareket etmenin önemine ve sivil toplumun rolüne değinildi. Nesiller arası diyalog perspektifiyle, gençlerin yenilikçi fikirlerinin tecrübeli liderlerin bilgi ve birikimiyle birleşmesinin bu mücadelede kilit bir rol oynadığı belirtildi. Farklı nesillerin birbirinden öğrenerek kadın hakları ve güvenliği için ortak bir vizyon geliştirmesinin önemine dikkat çekildi. Toplumun her kesimi, şiddetin kök nedenlerini anlamak ve bu nedenlere karşı çözüm üretmek için birlikte hareket etmeye davet edildi.
Hızlı Diyalog Buluşmasında farklı kuşaklardan kadın aktivistler, toplumsal cinsiyet eşitliği gündemini etkilemenin yollarını keşfetti.
Kampanya lansmanı kapsamında, farklı kuşaklardan kadın aktivistlerin bir araya gelerek deneyim ve fikir alışverişinde bulunduğu bir Hızlı Diyalog Toplantısı da düzenlendi. Katılımcılar, kadın hakları aktivizmiyle ilgili taktik ve stratejilerin zaman içinde nasıl evrildiğini, dijitalleşmenin etkisini, ortaya çıkan yeni şiddet türlerini, kadınlara yönelik şiddetle mücadelede karşılaşılan zorlukları ve farklı bakış açılarını paylaştılar.
Hızlı Diyalog Buluşması, 1995 yılında Pekin’de düzenlenen Dünya Kadın Konferansında 189 hükümet tarafından kabul edilen Pekin Deklarasyonu ve Eylem Platformu’nun 30. yıldönümü vesilesiyle başlatılan Beijing+30 kampanyası kapsamında düzenlendi. Kadınları ve kız çocuklarını güçlendirmek için en vizyoner yol haritası olma özelliğini koruyan Deklarasyon, 2025 yılında 30. yılını kutlayacak.
Hızlı Diyalog Buluşması, Norveç hükümeti tarafından finanse edilen “Türkiye’de Kuşaklar ve Topluluklar Arasında Toplumsal Cinsiyet Eşitliğini Yeniden Hayal Etmek” projesi kapsamında hayata geçirildi.
DÜNYA’DAN ÖNEMLİ VERİLER
· Küresel olarak, tahminen 736 milyon kadın, hayatlarında en az bir kez fiziksel ve/veya cinsel yakın partner şiddetine, partner dışı cinsel şiddete veya her ikisine maruz kalmıştır.
· Her 3 kadından 1’i hayatları boyunca fiziksel ya da cinsel şiddete uğramaktadır.
· 2022 yılında, her 10 dakikada bir kadın, partnerleri ve aile üyeleri tarafından kasıtlı olarak öldürülmüştür.
· 2022 yılında dünyada yaklaşık 89.000 kadın ve kız çocuğu kasıtlı olarak öldürüldü; bu, son 20 yılın en yüksek yıllık rakamı olarak kayıtlara geçti.
· Yakın partner şiddeti, kadınlara yönelik en yaygın şiddet biçimidir ve farklı geçmiş ve kültürlerden kadınları etkilemektedir.
· Genç kızlar, yetişkin kadınlardan daha fazla yakın partner şiddeti riski altındadır. 19 yaşına geldiklerinde, ilişki içinde olan genç kızların neredeyse 1/4’ü (%24) zaten bir partneri tarafından fiziksel, cinsel veya psikolojik şiddete maruz kalmıştır.
· Şiddet yaşayan kadınların %40’ından daha azı herhangi bir yardım talep etmektedir.
· 2022 yılında, kadınların ve kız çocuklarının yalnızca %14’ü—yaklaşık 557 milyon—kadınların temel insan haklarını garanti altına alan güçlü yasal korumaların bulunduğu ülkelerde yaşamaktadır.
· Aile içi şiddetle ilgili yasalar bulunan ülkelerde, bu yasaların olmadığı ülkelere göre yakın partner şiddeti oranı daha düşüktür (%9,5’e karşı %16,1).
Türkiye’den Önemli Veriler: (2014 Kadınlara Yönelik Aile İçi Şiddet Araştırması)
· Her 10 kadından 4’ü, yakın partnerleri tarafından fiziksel ya da cinsel şiddete maruz kalmaktadır.
· Şiddete uğrayan her 10 kadından yalnızca 1’i, yardım almak için bir kuruma başvurmaktadır.
· Her 10 kadından 3’ü 18 yaşına gelmeden evlendirilmektedir.
· 18 yaşından önce evlenen kızların %48’i fiziksel şiddete maruz kalmaktadır.
· Kadınların yüzde 11’inin, aileleri tarafından çalışması engellenmektedir.
· Türkiye’deki insan ticareti mağdurlarının %90’ı kadındır.
TÜİK VERİLERİ
· 2021 yılında görücü usulü ile, kendi görüşlerine başvurulmadan, aile kararı ile zorunlu evliliğe maruz kalan bireylerin oranı (Kadın: %12.5, Erkek: %8.6)
· 2021 yılında 18 yaşından önce evlenen bireylerin oranı (Kadın: %24.2, Erkek: %4.4)